19 NİSAN 2011, Salı

Hedge Fonlar Kötü Misiniz?

Merhabalar. Hedge Funds, yani Türkçe tanımıyla 'Serbest Yatırım Fonları' konusuna devam ediyoruz. Serbest yatırım fonları Türkiye'de sadece birkaç yıl önce SPK tarafından düzenlendi ve ülkemizde çok az örneği var. Dolayısıyla bu videoda ağırlıklı olarak ABD finansal piyasalarından örnekler üzerinde duracağız. Basında okuduklarımız sebebiyle, serbest yatırım fonlarına şüpheylebakıyor olabilirsiniz, hatta negatif bir bakış açısına sahip olabilirsiniz.Bu videoda serbest yatırım fonlarının vebazı finansal kuruluşların üzerinde duracağız.Hiç kimsenin tarafını tutmaksızın,bu yapıların iyi mi kötü mü olduğu

nubirlikte değerlendirmeye çalışacağız.Şimdi birlikte düşünmeye başlayalım.Serbest fonlara ilişkin en çok şikayet edilen konu,performans primleridir.Serbest fonun getirisi iyi olduğunda,fon yöneticisi bunun %20'sini per

formans primi olarak alır.Ancak fon iyi yönetilemezse ve diyelim kifonun değeri sıfıra inerse, fon yöneticisi zararınızın %20'sini karşılamayacaktır.Kardan yararlanıyorlar, zarara ise karışmıyorla

“Diğer kurumlardan farklı nasıl hedge fonlar Düşünmek Http://www.khanacademy.org/video?v=vD2WJTIEVv0: En fazla ücretsiz dersler...”
Khan Academy

r.Bu yüzden, orantısız şekilde yüksek risk almaya meyilliolacaklarını düşünebilirsiniz.Ancak göz önünde bulundurmamız gereken bir şey var,çoğu zaman bu fonların yöneticisi veya kurucusunun daeli taşın altındadır.Örneğimizde Pete Capital Fund 1 isimli yatırım fonundan bahsetmiştik,yönetici bu yatırım fonunun %10'unu alacağını taahhüt etmişti.Bundan da önemlisi,fonun %10'u olan tutar,Pete'in şahsi mal varlığının % kaçı ediyor?Bazı fon yöneticileri,şahsi mal varl

Hedge Fonlar Kötü Misiniz? Resim 1 Hedge Fonlar Kötü Misiniz? Resim 2 Hedge Fonlar Kötü Misiniz? Resim 3 Hedge Fonlar Kötü Misiniz? Resim 4

ıklarının önemli bir kısmınıkendi yönetmekte oldukları fonlara yatırıyor olabilirler,bu durumda eğer yönettikleri yatırım fonunun performansıkötü olursa bundan yöneticiler de etkileniyor.Daha önce diğer yatırım fonları ile bahsetmekte olduğumuzserbest yatırım fonlarını ayıran önemli özelliklerden birisinin,serbest fonların sadece nitelikli yatırımcılara satılabilmesi olduğunu söylemiştik.Nitelikli yatırımcı, yani belli miktarın üzerinde finansal varlığınız olmalı,ve eğitiminizle, finansal bilginizlesofistike bir yatırımcı olduğunuzu kanıt

layabilmeniz lazım..Fonun yöneticisi olan Pete'in,kendi şahsi mal varlığının önemli bir kısmıylakendisinin yönetmekte olduğu bu fona yatırım yapmış olması,aslında bu fonu alan diğer yatırımcılar açısından son derece iyi...Pete'in piyasalardaki saygınlığı son derece iyi, yatırımcılar fona yatırım yapma kararını verirken öncelikle buna bakıyorlar.Ayrıca Pete'in bu fona ilişkin bilgi verme düzeyinin ne kadar şeffaf olduğunu, bu şeffaflık düzeyinin kendileri için yeterli olup olmadığını da değerlendirecekler.Serbest yatırım fonlarının pek çoğu,fona yatırılmış olan bu 100 milyon $ ilene yaptığı hakkında çok az bilgi verir.Aslında fonun portföy kompozisyonuna,işleyişine ilişkin çok az bilgi alabilmek rahatsız edici olabilir,portföy yöneticisinin paranızı nasıl yönettiği hakkında çok az bilgi sahibi olacaksınız.Fonun yöneticisi olan kurumun ne kadar saygın olduğu bu açıdan son derece önemli.Ancak düşünürseniz, serbest yatırım fonunun içeriğine ilişkin şeffaflığın az olması, bir açıdan fona yatırım yapmış olan yatırımcıları koruyor.Zira serbest yatırım fonunun portföyünün nasıl yönetildiğine ilişkin detaylı bilgi verilirse,bu bilginin dışarıya sızma ihtimali doğuyor,başka birisi fona karşı pozisyon alabilir,veya birebir fonun yaptığı yatırımları taklit edebilir.Diyelim ki bu çok büyük bir fonsa, başka kişiler bu fonunyapacağı hareketleri önceden öğrenerek kendileri aynı pozisyonualmaya çalışabilirler. Yani, şeffaflık konusunda hem negatif hem pozitif yönde söyleyebileceklerimiz var.Risk konusuna tekrar dönmek istiyorum.'İşler iyi giderse kar edeyim ancak işler kötü giderse bundan zarar görmeyeyim.'konusu, aslında sadece serbest yatırım fonlarına özgü değil..Düşünürseniz, çok büyük şirketlerin tepe yöneticileri de aynı durumda.ABD'de kriz döneminde pek çok büyük kurum zarar gördü.Bu kurumların tepe yöneticileri, kar elde edilen dönemlerde oldukça yüksek tutarlarda primleraldılar, ancak işler kötü gittiğinde bu tepe yöneticiler hiç zarar görmediler.Hatta işten altın paraşütle ayrıldılar. Bu tanımı duymamış olabilirsiniz, ABD'de tepe yöneticilerin işe başlarken yaptıkları sözleşmede,belli koşullar altında işten ayrılmaları durumunda oldukça yüksek tutarlı bir finansal paketle ayrılacakları da yazıyor, 'altın paraşüt' kısaca bu şişkin ayrılma primlerini tanımlıyor diyebiliriz.Yani işler iyi giderse ala, kötü giderse ben zarara karışmam konususadece serbest fon yöneten kurumlara özgü bir durum değil.ABD'deki çok büyük kurumların ve özellikle banka tepe yöneticilerinin bu yönde çok eleştirildiğinibasında okumuş olabilirsiniz.....Bu olan bitenleri savunmuyorum, serbest yatırım fonlarının bu konudaki yegane örnek olmadığını vurgulamak için söyledim sadece.Daha önceki videolarımızda, serbest yatırım fonlarınındiğer yatırım fonları için geçerli olan bazı düzenleme ve kontrollere tabi olmadıklarına değinmiştik.Dolayısı ile serbest yatırım fonlarının yöneticileri,topladıkları parayı yönetirken daha rahat hareket edebiliyorlar.Evet şeffaflık düzeyi diğer yatırım fonlarına kıyasla çok az,ancak gene de bu nitelikli yatırımcıları fona katılmaya ikna edebilmek içinonları fonun yönetim stratejisine ilişkin bilgilendirmeleri gerekir..Hem şeffaflık düzeyi az, hem bazı kontrol ve düzenlemelere tabi değiller,hem de çok sofistike ürünlere, egzotik türevlere yatırım yapabiliyorlar...Ancak şunu çok net olarak belirtmemiz lazım, yapabiliyor olmaları yaptıkları anlamını taşımıyor..Pek çok serbest yatırım fonuna baktığınızda, serbest fonun yatırım portföyünündiğer yatırım fonlarına çok benzediğini görebilirsiniz.Hatta bazı serbest fonlar,pek çok yatırım fonundan çok daha muhafazakar şekilde yönetiliyor olabilir.Yani serbest yatırım fonlarının tümünün çılgınca yatırımlar yaptığını düşünmek haksızlık olur..Ancak bazı serbest yatırım fonları,uç noktalarda türev ürünleri kullanarak ciddi boyutta spekülasyon yapıyor olabilirler,ve portföyleri hakkında şeffaf şekilde bilgi vermediklerini de hatırlarsaksanırım insanların niçin bu fonlara şüpheyle baktığını anlamış oluruz..Sizinle bir düşüncemi daha paylaşmak istiyorum.Bu serbest fonun portföyü 100 milyon $,bu tutar pazarın toplam büyüklükleri göz önüne alındığında aslında oldukça küçük.Bununla birlikte, kaldıraçlı türev ürünler kullanıldığında bu 100 milyon $ ileçok daha büyük tutarlı işlemler yapmak mümkün...Bu serbest fon belli kurallara, düzenlemelere tabi değildi,yatırımcılarını şeffaf şekilde bilgilendirmediler,türev ürünleri kullandılar,riskleri iyi ölçemediler, parayı iyi yönetemediler ve diyelim ki battılar.Bu durumda fonun yöneticileri bundan etkilenir, bu fona yatırım yapmış olan nitelikli yatırımcılar da etkilenir,ancak fonun batması finansal piyasaları veya toplumu etkilemez. Zira nispeten küçük boyutlarda bir fondan bahsediyoruz.Asıl tehlike, gerçekten çok büyük olan yatırım fonlarının veya kurumların zora girmesi ile oluşuyor.ABD'de 1990'ların sonunda yaşanan LTCM olayını hatırlayabilirsiniz.LTCM çok büyük bir serbest yatırım fonuydu, milyarlarca $ tutarında işlemler yapıyorlardı, o kadar yüksek tutarlı pozisyon taşıyorlardı ki fonun kötü duruma düşmesi piyasaları olumsuz etkiledi,batmasının yaratacağı olası etkilerden korkulduğu için bir şekilde kurtarıldı...'Batamayacak Kadar Büyük' bu tanımı eminim duymuşsunuzdur.Finansçılar kendi aralarında 'Too big to fail' derler.Bu tanım sadece serbest yatırım fonları için değil,finans sektöründe çok çok büyük paya, hacme sahipkurumlar için de geçerli.Eğer bir kurum tek başına yüzlerce milyar $'lık işlem yapıyorsa,yaşayacağı olumsuzluklar sektörün tamamını etkileyebilir...'Batamayacak kadar büyük' konusunda hiç olumlu düşüncelerim yok..Serbest piyasa ekonomisinde, bırakınız yapsınlar, deriz.Ancak battıklarında da batıyor olmalılar. Bırakınız batsınlar.Kurtarılmaları, serbest piyasa ekonomisinin ruhuna aykırı.Bu durum da sadece serbest fonlara özgü değil,AIG de çok büyüktü, American Insurance Group, sigorta sektörü......Konuyu toparlayacak olursak,serbest yatırım fonları iyi yönetilebilir, kötü yönetilebilir.Serbest fonlar yatırımcılarına ve düzenleyici kurumlara, diğer fonlara kıyasla çok daha az bilgi veriyor olabilirler,yani şeffaf olmayabilirler.Serbest fonları satın alan kişiler normal yatırımcılar değildir, bu fonları sadece nitelikli yatırımcılar satın alabilir,Serbest fonlar, fonun varlıklarını yönetirken aslında diğer yatırım fonlarının yaptıklarına benzer şekilde çalışırlar..Bazı serbest fonlar, diğer yatırım fonlarına göre çok daha muhafazakar şekilde, çok daha az risk alarak yönetiliyor olabilir.Bazı serbest fonlar ise ileri düzeyde türev ürünleri kullanarak spekülasyon yapıyor olabilir..Aklım hala 'Batamayacak kadar büyük' konusunda kaldı.İster serbest yatırım fonu olsun, ister sigorta şirketi,ister banka, isterse holding olsun,eğer kurumlar gerçekten dev boyutlara geliyorlarsa,yaptıkları hataların bedelini sadece o kurumla bağlantılı olan kişiler değil,toplumun tamamı ödemek zorunda kalıyor

Açıklama

Diğer kurumlardan farklı nasıl hedge fonlar Düşünmek Http://www.khanacademy.org/video?v=vD2WJTIEVv0: En fazla ücretsiz dersler

Bunu Paylaş:
  • Google+
  • E-Posta
Etiketler:

Khan Academy

Khan Academy

Misyonumuz, her yerde herkes için dünya standartlarında bir eğitim sağlamak. Tüm Khan Academy içerik www.khanacademy.org adresinden ücretsiz olarak sunulmaktadır.

YORUMLAR



9.8/10

  • 147
    Olumlu
  • 3
    Olumsuz
  • 30
    Yorum
  • 67219
    Gösterim

SPONSOR VİDEO

Rastgele Yazarlar

  • emimusic

    emimusic

    10 Mart 2006
  • 10 Daughters, 2 Sons

    10 Daughters

    10 Mart 2009
  • kindlechatmail

    kindlechatma

    25 AĞUSTOS 2010

ANKET



Bu sayfa işinize yaradı mı?